Tina Fey'i görünce zaten bir cinsiyet ve ilişkiler sorgulaması izleyeceğimi anladığım, Steve Carell'den de komedi kısmını beklediğim bir filmdi Date Night. Özenti gibi İngilizce isimlerini kullanmamın nedeni Türkçe çevirileri çok özensiz ve bağlantısız bulmam bu arada.Tipik olarak, 40larında, çoluk çocuğa karışmış, hayatlarını rutin ve sıkıcı bir düzene oturtmuş bir çifttir Foster'lar. Her hafta çıktıkları yemek de bu düzene ayak uydurmuş ve birbirlerine zaman ayırmaktan ziyade, görevi tamamlayıp eve dönmekten ibaret hale gelmiştir. Bir gün değişiklik yaparak Manhattan'a gitmeye karar verirler ve başlarına gelmedik kalmaz. Birbirlerini sevdiklerini ve evliliklerinin her zorluğa rağmen gerçek olduğunu anlarlar. Tüm bu kurguya araba kovalamaca sahneleri, Mila Kunis, çıplak Mark Wahlberg, James Franco gibi oyuncular ve sıkı espriler de eklenince izlenebilir diyorum filme, izleyene yeni hiçbir şey vermese de. Bu arada Steve Carell'in ve Tina Fey'in oyunculukları da abartısız ve oldukça şirin.
Yahu güzel güzel olmasına ama, aynı şeyleri ısıtıp ısıtıp önümüze sunmasalar ne daha güzel olacak. Bana öyle geliyor ki, Hollywood kendine 12-30 yaş arasını hedef almış, hep yeni gelen kuşaklara aynı şeyleri farklı mekan ve oyuncularla yediriyor. Ondan sonra artık film izlemeye dayanamıyorum diyen bir orta kuşakla karşılaşıyoruz; o noktada da daha da sıkıcı Avrupa bağımsız filmleri devreye giriyor :)
ilhamavcısı'nın notu: 5/10
No comments:
Post a Comment