Avatar Aang bende ilk önce bir Bugs Buny imajı uyandırdı. Oraya buraya zıplayıp kendini her olaya düşüncesizce atan yaramaz oğlan çocuğu tiplemesine de oldum olası uyuz olduğum için, Katara en baştan bu yana favori karakterim oldu. Sonra Aang'in düşünceli ve dikkatli tavırlar takınmasıyla uyuz olmaktan vazgeçtim en azından ama hala çok sevimli bulduğumu söyleyemem. Sokka yakışıklı bir savaşçı olmakla beraber, komedi unsurunu onun üzerinden işletmeleri karizmasını sarsıyor ne yazık ki. Bu tür serileri başarılı kılan tüm faktörler var aslında Avatar'da da düşününce. Harry Potter ve Pokemon serilerinde de, üç arkadaş, ikisi erkek biri kız. Baş rol erkek kahraman olmaya hevesli değil, hatta istemiyor, normal bir çocuk ve güçlü yanları olduğu kadar güçsüzlükleri de bulunuyor. Kız karakter akıllı, çalışkan, sorumlu, grubu toparlayan ve sıkıcı olmakla suçlanan anaç bir kişilik. Fevri olmamayı gerektiren en zor kişilik özelliklerinin de kadınlara yüklenmesi bir toplumsal yanılgı. Tamam doğamız gereği daha bir sabırlı ve kapsayıcı olabiliriz ama keşiş değiliz nihayetinde. Bir de Ron ve Sokka gibi komik, sevimli ve sorunlu yan elemanlar. Yolculuk hikayeleri hemen her zaman işe yarıyor. Hele de Avatar'da olduğu gibi yolculuğun ilerlemesiyle birlikte olaylar ve karakterlerin iç zenginliği daha da derinleşiyorsa.
Gelelim benim en favori iki karakterime: Zuko ve amcası. Kendi içinde çelişen, kendini
Nihayetinde, çocuklara özgü olmayan, içi dopdolu ama filmi Shamalayan tarafından katledilmiş, süper bir çizgi dizi Avatar. Güç, arkadaşlık, doğru ve yanlış, hırs, insan doğası üzerine mini bir özet. İzleyecekseniz lütfen orijinal dilinde alt yazılı izleyin, zevkine daha iyi varılıyor.
- ilhamavcısı'nın notu: 8/10.
No comments:
Post a Comment